Tarih: 2010-04-10 22:11:55

Süt fiyatında sanayici ile üreticiler arasındaki sıkıntılar çözüme doğru yaklaşırken üretici kalıcı çözümün yolunu "kendi sütünü kendi işlemek" formülünde buldu. Tartışmaların ardından ürettiği sütü işlemek isteyen birlik sayısında artış var.

Sanayici ile süt üreticisi arasındaki fiyat kavgası çözülmek üzere. Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği'nin (TSÜMB) pazar gününden bu yana başlatmış olduğu sanayiciye süt vermeme eylemi, bazı bölgelerde sona erdi. Sanayici ile önceki gün uzlaşma umuduyla masaya oturan üretici, umduğunu bulamayınca eyleme devam kararı almıştı. Ancak dün gerçekleştirilen müzakereler sonucunda üretici, 72.5 kuruş ile 76 kuruş arasında fiyatlara ikna oldu ve eylemini bitirdi. TSÜMB Genel Sekreteri Kuzey Acarbaş, "Cuma gününe kadar tüm birliklerde anlaşma sağlanmış olacak" dedi.

Fiyat konusunda anlaşma haberleri gelmesine karşın süt üreticisi, sorunu kökünden halletmenin yolunu arıyor. Süt üreticisinin bulduğu çözümlerin başında ise sanayiciliğe soyunmak geliyor. TSÜMB Genel Sekreteri Acarbaş, son tartışmaların ardından ürettiği sütü işlemek isteyen birlik sayısında artış olduğunu söyledi. Merkez Birliği'nin çatısı altında 8-10 birliğin zaten bu yönde çalışmaları olduğunu kaydeden Acarbaş, "Niğdeli üretcilerin Duru Süt, Mersinli üreticilerin ise Birlik Süt adı altında markaları var. Üretici, bu markalar altında günlük pastörize süt üretiyor. Diğer birliklerimizden de bu yönde talepler almaya başladık" dedi. Bu taleplerin birlikte değerlendirildiğini anlatan Acarbaş, "Ancak, biz asıl olarak süt üreticisiyiz. Sanayiciye işleyecek süt üretiyoruz. Ancak üreticimizden bu tür talepler geliyorsa bunu da değerlendirip destek olmaya çalışıyoruz" diye konuştu.

Birliğin gözü süt fiyatlarında

Birliğin asıl hedefinin sanayiye geçmek değil, süt fiyatında belirleyici olmak olduğunu belirten Kuzey Acarsoy, "Birliğin odaklandığı asıl nokta bu. Şu anda yapılan ihale sisteminin yeniden düzenlenmesi gerekiyor. Türkiye'nin farklı bölgelerindeki süt fiyatlarını birlik olarak açıklayacağız. Bunun çalışmalarını yürütüyoruz" dedi.

TSÜMB Yönetim Kurulu Üyesi Tevfik Keskin de artık üreticinin kendi çözümünü üretmesi gerektiğini savunuyor. Trakya Birliği olarak kendi sütünü işleyecek işletme konusunda hazırlıklara başladıklarını belirten Keskin, "Şu anda en önemli sorunumuz sütümüzü işleyebilmek. Bu konuda görüşmeler yapıyoruz. Merkez Birliği'ne de talebimizi ilettik. Hedefimiz, bölgedeki sütü ilk etapta pastörize ya da süt tozu olarak üretebilmek" dedi.

Tarım Kredi Merkez Birliği'nin Bandırma'da satın aldığı süt fabrikasının kendilerine ilham ve cesaret verdiğini de aktaran Keskin, "Üreticinin etkin olduğu bu gibi kurumların fabrika ve işletme sahibi olması bizi güçlendiriyor. Bu tip işletmelerin çoğalması üreticinin lehine" dedi. TSÜMB Genel Başkanı Ali Koyuncu ise sorunun çözümsüzlüğünde sanayicinin tavrının etkili olduğunu söyledi. "Meclis'teki toplantıda ben de vardım. Üretici uzlaşmak için elinden geleni yaptı. Ancak sanayici, 72.5 kuruştan bir kuruş bile taviz vermedi. Bakanlık da bu durumu açıkça gördü. Bu sorun racon kesilerek çözüme kavuşmaz" diye konuştu.

"HALK SÜT" YA DA "BELEDİYE SÜT" SORUNU ÇÖZEBİLİR

Avrupa'da süt üreticisinin kendi sütünü hem pastörize hem de nihai ürün olarak üretebildiğini, bu konuda başarılı örneklerin olduğunu belirten Tüm Et Süt ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği (TÜSEDAD) Başkanı Adnan Yıldız'a göre ise süt üreticisi bu konuda geç bile kaldı. TSÜMB'nin bu konudaki çalışmalarının desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Yıldız, "Bu çalışmaya tüm üretici birlikleri destek olmalı. Damızlık üreticileri birliği ve köy kooperatifleri de bu işin parçası olursa sorun, çok daha çabuk çözülür" dedi. TÜSEDAD'ın geliştirdiği ‘Halk Süt' ya da ‘Belediye Süt' olarak tanımladığı projesinin süt üreticisinin sorununu büyük ölçüde çözebilecek bir proje olduğunu ifade eden Yıldız, konuya ilişkin şunları söyledi: "Halk Süt aslında Halk Ekmek örnek alınarak ortaya çıkmış bir proje. Projeye göre, belediyeler üreticiden sütü toplayarak işleyecek. Bu proje hem üreticiye hem ucuz ve sağlıklı ürüne kavuşacak alım gücü düşük tüketiciye hem de sokak sütçülüğü sorununa katkı sunacak. Ancak bir yıla yakındır dillendirmemize rağmen sonuç alamadık" dedi.

İHALE SİSTEMİ DEĞİŞSİN, FİYAT KOMİSYONU KURULSUN

Eski TÜSEDAD Başkanı Nizam Kâğıtçıbaşı'na göre ise bu sorunun çözümü, süt fiyatlarının belirlendiği ihale sisteminin baştan aşağı yenilenmesinde yatıyor. "Şu anda ihale denilen şey, birkaç büyük üreticinin fiyat kararından başka bir şey değil" diye konuşan Kâğıtçıbaşı'nın önerisi, ABD örneğinde olduğu gibi süt üretimi konusunda bölgeler ayrımı yapılarak her bölgede bir üst komisyon kurulması. Bu komisyonda; üretici, sanayici, üniversite ve bakanlıktan temsilcilerin olması gerektiğini belirten Kâğıtçıbaşı, şöyle konuştu: "Bu komisyon, üreticinin maliyet hesabını yaparak fiyatı belirleyecek. Komisyona destek olması için bir de fon oluşturulacak. Eğer süt fiyatları komisyonun belirlediği fiyatların altına düşerse bu fon devreye girecek. Bu, işlemesi çok kolay ve adil bir sistem. ABD'de sistem yıllardır uygulanıyor. Oradaki fon, son 30 yılda bir ya da iki kere devreye girmek zorunda kaldı. Sektörde böyle bir sistem oturtulmazsa bu sorun bitmez."

Referans Gazetesi

Bu haber 1198 defa görüntülendi
  



tarimziraaat.com © 2008