Üzüm üreticilerinin zararı karşılansın



Üzüm üreticilerinin zararı karşılansın
Tarih: 2010-03-21 02:50:19

Ege'de üzüm üreticilerini vuran don felaketinin hasarının karşılanmasını isteyen Üzüm-Sen, 'Don'dan zarar gören çiftçilerin zararı sigortalı, sigortasız diye bakılmadan tazmin etmelidir' diyor.

ÜZÜM-SEN Genel Başkanı Adnan ÇOBANOĞLU, Ege Bölgesi'nde yaşanan ve üreticileri büyük zarara sokan don felaketine ilişkin bir basın açıklaması yaparak, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın "Don" zararlarını karşılamasını istedi.

Küresel iklim değişikliğinden en fazla bitkisel üretimde bulunanlar etkilendiğine dikkat çeken Çobanoğlu, hava sıcaklıklarının uzun süredir mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi nedeniyle bir çok bitkide olduğu gibi üzümde de erken uyanmalar meydana geldiğinin görüldüğünü söyledi. Ancak havaların birden soğuması nedeniyle bölgede oluşan don yüzünden binlerce dönüm üzüm bağı zarar gördü. Adnan Çobanoğlu, Ege Bölgesi'nde don vuran bazı bağlarda zararın %70 in üzerinde olduğunu ve bu boyutta oluşan zararın gelecek yılların ürününü de etkilediğini belirtti.

Üzüm-Sen Genel Başkanının belirttiğine göre, önceden alınabilecek önlemlerle dondan meydana gelebilecek zararları asgariye indirmek mümkün. Ama don yaşandıktan sonra yapılabilecek herhangi bir şey kalmıyor. Önceden alınabilecek önlemler de ise ağırlıklı devlete ve onun yetkili birimlerine düşüyor.Yetkili birimler meteoroloji tahminlerinden yararlanarak bir çok ülkede olduğu gibi “Sisleme” yönteminden yararlanmaya çalışabilir, çok sık don olayı görülen yörelerde önleyici rüzgar makineleri kurabilir, üreticilerin sis makinelerine erişim olanaklarını yaratabilir veya daha basit yöntemler için çiftçileri eğitim vererek tehlike öncesi etkin uyarı yöntemleri ile harekete geçirebilir.

Çobanoğlu'nun açıklaması şöyle devam ediyor:

'Devlet, küçük çiftçiyi gözden çıkarttı'

"Daha da artırılabilecek bu önlemlerin hiçbirisi yapılmadığı gibi yıllardır uygulanan tarım politikaları ile küçük çiftçiler gözden çıkarılmıştır. “Köylüye hizmete gerek yok” mantığıyla üretici köylüleri yeniliklerle buluşturan Ziraat İşleri Genel Müdürlüğü, Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü gibi müdürlükler kapatıldı, şimdi de Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, bakanlığının adından “Köyişleri”ni kaldırıp “Tarım ve Gıda Bakanlığı” adını alma hazırlığı içinde.

Devlet tarımsal üretimdeki rolünden tamamen vazgeçiyor.

Üretici köylü gerek şirketlerin karşısında gerekse de doğa olaylarının karşısında kendi bilgi ve becerisiyle ayakta kalmaya çalışıyor. Kısacası yaşanan don zararını sadece doğa yol açmadı; bu felakete Küresel İklim Değişikliği'ne neden olan, havayı kirleten teknolojileri üretip kullananlar kadar, bu kirlenmeye göz yummakla kalmayıp, önlemler almayan, hatta tarımsal üretimin önemli kamusal organlarını lağveden hükümetler de yol açtı. Hatta kabahatin büyüğü onlardadır. Suçu doğaya atmak ve “tarım sigortası yaptırsalardı “ demek işin içinden sıyrılmaktır. Çünkü ne doğa tek başına suçludur, nede mevcut “tarım sigortası” düzenlemesi küçük çiftçi lehinedir. Çıkartılan “tarım sigortası kanunu” sigorta şirketlerini koruyucu niteliktedir.”Sigorta priminin yarısını devletin ödemesi” de şaşırtmacadır.Çünkü kanun çıktıktan sonra sigorta primleri 2 katına çıkmıştır.Ödenecek primin yarısı bile geçmiş yıllarda ödenen primlerden daha fazladır.

Bu nedenlerle:

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı suçunu kabullenerek Don'dan zarar gören çiftçilerin zararını sigortalı, sigortasız diye bakmadan tazmin etmelidir

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı bakanlığının adından “Köyişleri”ni çıkartmak yerine lağvedilen Ziraat İşleri Genel Müdürlüğü, Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü gibi müdürlükleri çiftçilerin lehine çalışacak şekilde yeniden organize etmelidir.

Acil olarak da çiftçilerin borçları faizsiz olarak ertelenmelidir.

Biz Üzüm Üreticileri Sendikası (Üzüm-Sen) olarak sorunlarımızı dillendirmeye ve bu konuda takipçi olmaya devam edeceğiz."

Kaynak : http://www.turnusol.biz

Bu haber 1659 defa görüntülendi


Sponsorlu Bağlantılar



Yorum Yaz



tarimziraaat.com © 2008