Tarla Tavşanı ve Ada Tavşanı


Latincesi

(Lepus europaeus Pallas, Oryctolagus cuniculus L.)

Hastalık Tanımı

Bir av hayvanı olarak tanınan tavşan, gergin vücudu, kısa boynu, yuvarlak başı, uzun arka bacakları, kısa ve yukarı doğru kıvrılmış, olan kuyruğu ile karakterize edilir. Üst dudağını ikiye bölen derince bir yarık bulunmaktadır. Bu iki bölüm kalın olup oynak bir durumdadır. a) Tarla Tavşanı Dar uzun ve ucu yuvarlak olan kulakları başından daha uzun olup öne doğru büküldüğünde burun kısmını geçer. Vücudun üst tarafı kızılımsı sarı kahverenginde, alt tarafı beyazdır. Eti koyuca esmerdir. Yeni doğan yavruların vücudu tüylü ve gözleri açıktır. Tüm vücut uzunluğu 600-800 mm. olan tarla tavşanının ağırlığı 3-6 kg. arasında değişmektedir. b) Ada Tavşanı Kulakları başından daha kısa olup öne doğru büküldüğü zaman burun kısmına erişmez, kulaklarının uçlarında siyah leke yoktur. Sırtın dip kısmı koyu gri, üstü kızılımsı gri ve çevresinde ise çok açık gri veya beyazdır. Eti beyaz renktedir. Yeni doğan yavruların vücudu tüysüz ve gözleri kapalıdır. Tüm vücut uzunluğu 320 - 450 mm. olan ada tavşanının ağırlığı 2- 2.5 kg. arasında değişmektedir. Akşam üstü güneş batarken beslenmek için yuvalarından çıkarlar. Ada tavşanları toprak içinde oydukları karışık galeri sistemlerindeki yuvalarında toplu halde yaşarlar. Tarla tavşanları ise toprak içinde galeri açmazlar. Tarlalarda çalılık ve otluklar arasında yuvalanırlar. Tavşanlar bulunduğu yerde daima etrafı dinleme durumundadırlar. Düşmanlarından saklanarak veya kaçarak korunurlar. Arka ayaklarının ön ayaklarından uzun olması sayesinde bayır yukarı hızla çıkabilirler. Akşamdan itibaren harekete geçerek gıdalanmaya başlarlar. Bu işe güneş doğana kadar devam ederler. İlkbahardan sonbahara kadar çiftledirler. Gebelik süresi 30 gündür. Her defasında 2-10 yavru yaparlar. Yılda 2-4 defa doğum yaparlar. Ömürleri 5-8 yıldır.

Yaşayış

Tarla tavşanı gıda bulmakta güçlük çektiği kış aylarında, özellikle arazinin karla örtülü olduğu devrede; meyve, kavak ve söğüt fidanlarının gövdelerini kemirerek, çam ve diğer ibre yapraklı fidanların yer seviyesinin üst kısmında kalan tepe sürgünlerini yiyerek kurumalarına sebep olmaktadır. Dağlık ve ormanlık alanlarda yetiştirilen kavun ve karpuzlarda da önemli sayılacak derecede zarar yaptığı tespit edilmiştir. Takriben elma büyüklüğünü alan karpuzları kemirmeye başlayan tavsan bu zararına hasada kadar devam etmektedir. Tavşan tarafından kemirilen kavun ve karpuzlar genellikle çürümekte, çürümeyenlerin ise pazar değeri kalmamaktadır. Zaman zaman lahana, marul ve havuç gibi sebzeleri yiyerek zararlı olan bu hayvan yonca, çayır ve mera bitkileri ile gıdalandığından sığır ve koyunların besinlerine ortak olma durumundadır. Karın uzun süre yerde kaldığı seneler tarla tavşanının zararı ekonomik önemdedir. Ada tavşanı genellikle yabancı otlarla beslenmekle beraber fazla çoğalmaları halinde bazı kültür bitkilerini yemek ve kemirmek suretiyle zarar yaparlar. Bazı yıllar om-calann kök boğazlarını kemirerek ve yeni aşı sürgünlerini yiyerek omcaları kurutacak kadar ekonomik önemde zararlar oluşturmaktadırlar. Tarla tavşanı, Türkiye'nin hemen her yerinde görülür. Fakat ada tavşanının yalnızca Çanakkale (Bozcaada) ve Balıkesir, Bandırma (Foner adası)'da yaşadığı tespit edilmiştir.

Kültürel Önlemler

Kurt, vaşak, yabani kedi, tilki, sansar, köpek, çakal, gelincik gibi memelilerle kartal, atmaca gibi yırtıcı kuşlar doğal düşmanlarıdır. Bağ ve bahçelerin çevresinde hayvanın barınabilmesine yarayacak sık sınır çitleri bırakılmamalı, çevrede görülebilen tavşan yuva ve galerileri sık sık bozulmalıdır. Fidanların etrafı çeşitli engellerle korunmalıdır. Diğer taraftan keşif tavşan zararı olan yerlerde etinden, kürkünden faydalanmak ve avcılık sporunun Türkiye turizmine katkısını sağlayabilmek bakımından o bölgenin veya diğer bölgelerin avcılarına haber vererek avlanmaları da populasyonun azaltılması bakımından en yararlı bir yöntemdir.

Kimyasal Mücadele

Tavşanlar tarafından kemirilen fidan ve omcaların toprak seviyesinden l metre yüksekliğe kadar olan kısımları l it. suya 150 gr. ilaç konarak hazırlanan karışımla ıslanıncaya kadar ilaçlanır. Pomarsol forte kullanıldığında l it. eriyik içine 25 cc Dow latex yapıştırıcı maddesi konularak karıştırılmalıdır. İlaçlama pülverizatör veya bir fırça ile yapılabilir. İlaçlama yapıldığı günün akşamı don olayının vukua gelmemesi ve ilaçlama yapıldığı sırada ağaçların ıslak olmaması gereklidir. İlacın koruyuculuk süresi üç ay kadardır.

İlaçlama Zamanı

Tarla tavşanının mücadelesine kemirilen fidanın cinsine ve kemirilmesinin yaygınlığına göre karar verilir. Eğer yaptığı zarar önemli görülüyor ise kaçıncı bir ilaçla kemirilmesini islemediğimiz ağaçlar ilaçlanır. İlaçlama tavşan zararının görüldüğü zaman yapılır ki bu yurdumuzda genellikle Kasını - Aralık aylarına isabet eder. Ada tavşanı tarafından omcaların kök boğazlarında ve yeni aşı sürgünlerinde kemirilmeler görüldüğü zaman mücadele yapılır. Bu zarar genellikle Bozcaada'daki bağlarda Mart ayının 2. yarısından sonradır.




Yorum Yaz

tarimziraaat.com © 2008