Genç besi danası ithalatı yapılacak.



Genç besi danası ithalatı yapılacak.
Tarih: 2014-09-10 16:34:00

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Hayvancılık Genel Müdürü Mustafa Kayhan hayvancılıktaki son durum, kurbanlık durumu, yeni dönem hakkında bilgiler ile kırmızı et üretimini artırmaya yönelik besilik hayvan ithalatı dahil tüm tedbirleri açıkladığı basın toplantısı düzenledi.

Besilik hayvan ithalatına izin verilmesine yönelik kararın Kurban Bayramı'ndan sonra yürürlükte olacağını belirten Kayhan; "Türkiye'de besi işletmelerinin doluluk oranının arzu edilen düzeyde değil. Mevcut atıl kapasiteyi doldurmak, ilave istihdam yaratmak ve komşu ülkelere ihracat potansiyeline erişimi sağlamak amacıyla ülkemizde yeterli arzı olmayan etçi ve kombine ırk veya bunların melezi genç besi danası ithalatına karar verdik. İçerideki üretimi artıracak mahiyette bir ithalat. Bu tedbir açıkla alakalı bir tedbir değil, kapasiteyi doldurmaya yönelik bir tedbir. Aynen çeltikteki süreci bunda da yaşayacağımıza inanıyorum. Çok ciddi bir talep beklemiyorum" dedi.

"İşletme kapasitesinin en az yüzde 60'ı yurt içinden karşılanacak"

İthalata ilişkin bazı kıstaslar getirdiklerini belirten Kayhan, sütçü ırkların ithalatına kesinlikle müsaade etmeyeceklerini, sadece etçi ırklara izin vereceklerini bildirdi. Kayhan hayvanların her birinin 12 aydan küçük olacağını ve ağırlığının 300 kilogramı geçemeyeceğini söyledi.

Seçilecek hayvanların üzerinde bireysel tanımlamayı sağlayan işaretler bulunacağını da belirten Kayhan, şunları kaydetti: "Sağlık şartlarını biz belirliyoruz. Kontrollü, yönetilebilir, içerideki üretimi bastırmaya yönelik değil, artırmaya yönelik bir tedbir düşünüyoruz. Bunun kesinlikle kurbanlıkla ilgisi yoktur. Kısa- orta vadeli bir plandır. Kurban öncesi ithalata izin vermiyoruz. Geçen sene de kurbanlık ithalatına müsaade etmedik. Şu anki potansiyelimizin muhtemel talebin çok üzerinde olduğunu biliyoruz. İşletmeci, kapasitenin en az yüzde 60'ı iç piyasadan olması şartıyla kalan yüzde 40 için ithalat talebinde bulunabilecek. Bu şartı taşımayanlara ithalat izni verilmeyecek"

Dünya genelinde ocak-temmuz döneminde dana etinde yüzde 30 fiyat artışı yaşandığını bildiren Kayhan, sığır yetiştiriciliği arzının çok olmadığını, bu nedenle Bakanlık olarak içeride üretimi geliştirmeyi amaçladıklarını ifade etti.

"Hayvansal ürün dış ticaretinde artı durumdayız"

Kayhan, şu andaki büyükbaş hayvan sayısının 14 milyon 500 bine yükseldiğini belirterek, sayısal artışın yanında vasıf ve ırk olarak da değişim görüldüğünü, sürü kompozisyonunun yüzde 80'inden fazlasının kültür ve bunun melezi ırklardan oluştuğunu dile getirdi. Dış ticaret verilerinde de 836 milyon dolarlık artı denge olduğunu kaydeden Kayhan, "Bazı kesimlerde 'Türkiye ithalatçı duruma geldi' diye ezbere dayalı yorumlar yapılıyor. Öyle bir şey yok. Hayvansal ürün dış ticaretinde artı durumdayız" diye konuştu.

Kayhan, 10 yılda toplam kırmızı et üretiminin yüzde 137 artışla 420 bin tondan 996 bin tona yükseldiğini, ette kurak yıllar haricinde üretimin talebi karşılayacak durumda olduğunu kaydetti. Kırmızı et fiyatlarında hafif artış görüldüğünü söyleyen Kayhan, baharda kuraklık yaşandığını ancak yaz yağmurlarıyla çayır ve merada canlanma olduğunu ve besi yemi fiyatlarının stabil hale geldiğini anlattı. Kayhan, 3 yıldır besi desteği verdiklerini anımsatarak, geçen yılın ilk 6 ayında besiden faydalanan dana sayısının 359 bin iken, bu yılın aynı döneminde bu rakamın 552 bine ulaştığını ifade etti.

Türkiye'nin 4 milyon besi kapasitesi olduğuna dikkati çeken Kayhan, bağlı hayvan sayısının 2,5 milyonu geçmediğini ve bu kapasitenin arz güvenliği açısından önemli olduğunu belirtti. Mevcut durumda arz konusunda hiçbir sıkıntı olmadığını vurgulayan Kayhan, kesime hazır besilik dana sayısının 1 milyon 700 bin olduğunu bildirdi.

Kayhan, tarımsal desteklerden hayvancılığa ayrılan payın son 10 yılda yüzde 4'lerden yaklaşık yüzde 32'ye ulaştığını dile getirerek, kırmızı etle ilgili Türkiye'ye özgü orta ve uzun vadede projeleri olduğunu kaydetti.

"Körfez ülkelerinden küçükbaşa talep var"

Basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını da yanıtlayan Kayhan, hayvan desteklerinin bu yıl neden düşürüldüğünün sorulması üzerine, "Destek stratejimiz üretici maliyetleri ve fiyatlarına göre şekilleniyor. Önceki sene karkas fiyatları maliyete göre düşüktü. Bu sene karkas fiyatları yüksek, yem fiyatları stabil. Besici bu sene iyi para kazandı, desteğe ihtiyacı yok. Kazandığı zaman destek vermiyoruz aslında, ama bir alışkanlık olduğu için bu sene 200 lira verdik" diye konuştu.

"Küçükbaş hayvan üretimindeki artışa paralel Rusya'ya ihracat söz konusu olabilir mi?" sorusu üzerine de Kayhan, "Arzımız fazla, talep olursa ihracat yapılabilir. Özellikle İslam coğrafyası için böyle bir talep geldiğini biliyorum, Rusya henüz küçükbaş hayvan talebinde bulunmadı. Körfez ülkelerinden talep geldi, sektörler görüşüyor. Bir miktar ihracatımız olacak" yanıtını verdi.

Kayhan, başka bir bir soruyu yanıtlarken, "Karkas etin kilogram maliyeti 17,7 liradır. 17,7 liraya mal edilen şeyi 19,5 liraya satmanız normaldir" ifadesini kullandı. Besilik hayvan ithalatı kararının yürürlüğe girmesinin ardından karkas et fiyatlarını düşürüp düşürmeyeceği yönündeki soruya karşılık Kayhan, "Biz hiçbir zaman karkas et fiyatlarının maliyet altına düşmesini arzu etmeyiz. Sürdürülebilir olması için maliyet artı refah payı ekseninde gitmesi gerekir. Bu tedbirin amacı fiyatı baskılamaktan ziyade üretimi artırmaktır. Bir malı çok fazla üretirseniz, ister istemez fiyatına da bu durum yansır" değerlendirmesinde bulundu.

Mustafa Kayhan, başka bir soru üzerine son birkaç gündür karkas et fiyatının 21 liraya dayandığını, yüksek olduğunu, bunun tüketici ve üretici açısından riskli rakam olduğunu söyledi. Sürdürülebilir olması için bu fiyatın tolerans aralığında yer alması gerektiğini vurgulayan Kayhan, bu fiyatın şekillenmesinde aracıların, toptancıların da etkili olduğunu, bu yapının doğru olmadığını dile getirdi.

Karar sonrası ne kadar hayvan ithalatı beklediğine yönelik soruya karşılık Kayhan, "Çok yüksek bir meblağ beklemiyorum. Çünkü bir şeyi kapalı tuttuğunuz zaman cazibesini yükseltirsiniz. Vatandaşa, yatırımcıya alternatif sunuyorsunuz. 'Kota veriyorum, ayrıca desteği de yerliye veriyorum' Yatırımcı bütün bu alternatifleri düşünecek. Arzı etkileyen en önemli faktör belirsizlik ve beklentidir. İnsanlar ahıra mal bağlamıyor beklentiye girdiği için. Stratejinizi deklare ederseniz herkes buna göre pozisyon alır. Aynen çeltikteki süreci bunda da yaşayacağımıza inanıyorum. Çok ciddi bir talep beklemiyorum" yanıtını verdi.

Kayhan, Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın kırmızı et fiyatlarındaki artışa yönelik açıklamalarının hayvan ithalatı kararında etkili olup olmadığı yönündeki soruyu yanıtlarken, "Bizim stratejimiz net. Üretim maliyetinin altına düşürdüğünüz zaman üretimi yok edersiniz. İnsanlar tarlasını sattığı zaman bir daha tarla almazlar. Hayvanını sattığı zaman bir daha zor bağlatırsınız. Üretim maliyetinin altına fiyat düşürmek rasyonel bir bakış değildir. Spekülatif bir artış varsa müdahale doğrudur. Girdiden kaynaklı bir fiyat artışı varsa yöntem şudur. Girdi maliyetlerini azaltıp üretimi artıracaksınız. Bizim stratejimiz odur. İthalatı fiyat düşürme amaçlı çok doğru bulmuyoruz" ifadelerini kullandı.

Kayhan, Türkiye'de enflasyonun gıda kaynaklı olduğu yönündeki değerlendirmeler üzerine oluşturulan komitenin fiyatları izlediğini ve yapısal durumla ilgili bazı tezler oluşturduğunu bildirdi

tarim.gov.tr

Bu haber 964 defa görüntülendi


Sponsorlu Bağlantılar



Yorum Yaz



tarimziraaat.com © 2008